İznik'te yapılan konsiller hangileriydi? I. İznik Konsili'nde Neler Tartışıldı? I. İznik Konsili'nin İşleyişi-Sonuçları Neydi? Ariusçuluk nedir? Ariusçular neyi savundular ve neden aforoz edildiler?
İznik Marmara Bölgesi'nin güneydoğusunda, Gemlik Körfezi'nin doğusunda ve Bursa ilinin kuzey doğusunda kalan küçük bir ilçesidir. İznik antik çağdaki adı Askania olan İznik Gölü kenarında kurulmuştur. Günümüz Hristiyanlığının temellerinin atıldığı iki evrensel toplantıya ev sahipliği yapmış olması ve Anadolu’da Türklerin ilk başkenti olması özelliği ile büyük önem taşımaktadır.
El sanatları konusunda da çok değerli olan İznik, çini konusunda en ileri gelen yerlerden biridir. İznik, yaz-kış demeden bereket saçan toprağı, kendine özgü iklim yapısı ve zeytin ağaçları ile kuşatılmış İznik Gölü (Askania Gölü) gibi doğal güzellikleri sebebiyle tarihin her döneminde insanlığın ilgi odaklarından biri haline gelmiştir.
İznik’in tarih öncesi çağlardan günümüze sürekli iskân gördüğünü ve çok eski bir tarihte kurulduğunu yörede bulunan bol miktardaki höyüklerden anlamaktayız. Bu kesintisiz iskân faaliyetinden geriye kalan oldukça değerli yapılar günümüzde sakin ve küçük İznik şehrini açık hava müzesi kılmaktadır. İznik taşıdığı dev tarihi değerlerine rağmen sessiz ve mütevazı kalmış bir şehrimizdir.
Bu makale öncelikle İznik şehrinin tarihine, Hristiyanlığın temel iman esaslarının belirlendiği İznik toplantısına, ayrılıkçı bir görüş olarak toplantıda ortaya çıkan Arisçuluk akımına ve toplantının işleyişine ışık tutmayı amaçlamaktadır.
1. İZNİK (NİCAEA)’İN KISA TARİHİ
İznik’i 4970 mt. uzunluğunda sur duvarları çevreler. Bu sur duvarları üzerinde 4 adet ana, 12 adet tali giriş çıkış kapıları bulunmaktadır. Şehrin ana giriş-çıkış kapıları Kuzey’de İstanbul Kapı, Doğu’da Lefke Kapı, Güney’de Yenişehir Kapı, Batı’da ise Göl Kapı’dır. İstanbul kapı ile Yenişehir kapı arasında kalan ana cadde Atatürk Caddesi, Göl Kapı ve Lefke Kapı arasında kalan cadde ise Kılıçarslan caddesidir. Bu iki caddenin kesim noktasında şehrin büyük ibadethanesi İznik Ayasofya’sı yer almaktadır.
Resim 1: İznik şehrinin Hippodamus sistemine göre şehir planı ve çift sıra sur duvarlarının illüstrasyonu. Kaynak: Cüneyt Şenyavaş fotoğraf arşivi.
İznik, Büyük İskender’in kumandanlarından I. Antigonius Monophthalmus tarafından MÖ. 316 yılında “Antigonia” adıyla kurulmuştur. General Antigonius ve Bergama Kralı General Lysimachus egemenlik sahalarını genişletmek için mücadeleye girişirler. MÖ. 301 yılında yaşanan İpsos savaşı ile Lysimachus Antgonius’u mağlup ederek şehrin yönetimini eline alır. O dönemin geleneklerine göre Lysimachus şehre -yakın zamanda kaybettiği- sevgili eşinin adı olan “Nicaea” ismini verir.
MÖ. 72 yılında bölgede Roma hâkimiyeti başlayınca Nicaea (İznik) ve Nicomedia (İzmit) şehirleri arasında büyük şehir olma konusunda rekabet başlıyor. MS. 1 ve 2. yüzyıllar arasında yaşanan depremler ve Goth yağmaları ile şehir harap olsa da İmparator Hadrian şehri yeniden imar eder, şehir askeri ve yönetimsel bir garnizon haline gelir.
MS. 325 yılına gelindiğinde Hristiyanlık inancı açısından önemli olan I. Ekümenik İznik Konsil toplantısı bu şehirde toplanır. Kristolojik tartışmalar ana gündem maddesi olarak konuşulmuştur. Günümüzde nerede olduğu tam bilinmeyen İznik İmparatorluk Sarayında toplantının gerçekleştiği düşünülmektedir.
MS. 330 yılında İmparator I. Konstantin kendi adı ile andığı Konstantinopolis şehrini başkent olarak kurar. Sonrasında gelişen süreçte Roma imparatorluğunun 476 yılında doğu ve batı olmak üzere ikiye ayrılmasıyla İznik sonradan Bizans adıyla anılmaya başlayacak olan Doğu Roma İmparatorlu'ğunun sınırları içerisinde kalmıştır. Doğu Roma İmparatorluğu döneminde İznik şehrinde kiliseler, sarnıçlar ve suyolları inşa edildi.
MS. 787 yılında II. Ekümenik İznik Konsil toplantısı kiliselerde ikona sorununun çözümü gündemiyle toplanmıştır. İkonaların kiliselerde serbest bir şekilde yer almasına izin verilen konsil İznik Küçük Ayasofya binasında toplanmıştır.
1075 yılında Selçuklu Devleti Sultanı Kutalmışoğlu Süleyman Şah Nicaea’yı ele geçirerek ismini “Nicaea’nın İzi” anlamına gelecek şekilde “İz-Nikaea” (İznik) olarak değiştirmiştir. Bununla yetinmeyip 1080 yılında devletin yeni başkenti olarak tasavvur ettiği Konya’dan İznik’e taşımıştır.
İznik bu şekilde 17 yıl Türk hâkimiyetinde kalmıştır. Bu 17 yıllık Türk hâkimiyeti sürecinde bölgeye Karamanlı Türkleri olarak literatürde yerini alan Türkçe konuşup, Grekçe alfabe kullanmış, aynı zamanda Hristiyanlık inancına mensup olan Türk gruplar iskân edilmişlerdir. İlk Türk hâkimiyeti bu şehirde kısa sürdüğü için bu döneme ait tarihi bir yapı inşa edilememiştir. 1097’de gerçekleşen I. Haçlı Seferi esnasında İznik tekrar el değiştirmiştir. Süleyman Şah’ın oğlu I. Kılıçarslan şehrin hâkimiyetini Bizans’a kaptırmıştır.